Yakıcı bir sırrı yüreğinde ne kadar taşıyabilirsin?
İdrak ettiği her bir anıyla yeni dertler edinir insanoğlu. Bu bazen bir evlat olur, bazen bir toprak… Bazen de ölümün huzursuz eden gerçekliğiyle atılır
dert tohumları. Bu tohumlarsa yetişir, sivri dallarıyla hayatımızı iğneleyen bir ağaç oluverir. Bu ölüm meyvelerini taşıyan ağacı kökünden kesmek
mümkün müdür?
Ölümün ne olduğunu en yakınlarını kaybetmekle öğrenmiş ve hayat mücadelesinde tek başlarına kalakalmış iki kadının ve iki evladın hikâyesiyle yalnız bırakıyor bizi Alper Sadıç. Atılan her adımın, verilen her kararın, edilen her tercihin vakur ağırlığını önümüze getiriyor.
Hem iyi bir anne hem de iyi bir dost olmaya çalışan iki kadın… Hedeflerine ulaşmayı arzulayan fakat toplumun yükünü sırtında taşıyan genç bir kız…
Hayatını babasının katilini bulmaya adamış genç bir erkek… Sığındığı yürekle toprağa gömülecek bir sır…
Peki, siz yüreğinizin kül olacağını bile bile ateşten bir sırrı ölene kadar taşıyabilir misiniz?