“Ne zaman göçtüklerinden haberin olmadı, kimse seni aramadı. Sürülebilecek bir iz bırakmamıştın belki de etrafta. Yağmur duasına çıkmış biçare sümüklü böcekler gibi kuraklığın ortasında zımpara toprak yontmuştu bedenini. Her adımda bir parçanı salmıştın geriye, bir tohum hayali kurmadan, hiçliğe karışacağını bilerek. İstediğin olmuştu işte.”
Belki de Gerçekten Mümkündür Dönmek’te Mustafa Okumuş, ardında bıraktıklarını hatıralarındaki gibi bulamayanların, geçmişte demirleyip yaşamı kaçıranların, kanadı kırılmış kuşların, özlemleriyle hayata tutunmaya çalışanların öyküleriyle buluşturuyor okuru. Görünenin altında saklananları, kelimelerin altındaki yakıcı anlamları, bir çocuğun soldurulan gülüşünü, bir kadının yıllanmış umutsuzluğunu, hayattan vazgeçişleri, kırılan inançları, farklı bakış açılarıyla, kimi zaman sakince kimi zaman derinden yükselen bir çığlıkla anlatıyor.
Yalın ve dikkat çekici bir üslupla, artık ait olmadığı bir hayatı yakalamaya çalışırken hiçbir yere ait olmadığını hissedenlerin, bir otobüsle hayallerine yolculuk edenlerin, dönüşün yolunu arayanların peşine takılıyor.
Kim bilir, belki de gerçekten mümkündür dönmek…