Antonin Artaud’un öznesizleştirmesiyle Deleuze ve Guattari’nin “Göçebe Düşünce” adını verdiği şeyin ne ilişkisi olabilir? Yeryüzünün bir bütün olarak kavranılmasını ne oranda eski şaman toplumlarına borçlu olabiliriz? Dahası, 1968’in Solyaris’inden Tarkovski’nin Solyaris’ine geçmek neden gereklidir? Moğol şamanının duyumsamasından minör bir düşünceye ve edebiyata geçilebilir mi? Doğunun çoğu kez katı ve buyurgan olan öğretileri minör bir anlayışa nasıl dönüştürülebilir? Bir Zerdüşt çıkmıştı Batı’dan! Ober-Engadin’in dağlarından aşağılara inmişti. Bir tane çıkmıştı ondan. Bir tane daha neden çıkmasın?
Doğunun batısı, batının doğusu olan bu kitap bazı iddialar ortaya attı. Onların peşinden gitmek “sevgili okur”a kalmıştır bundan sonra. Sevgili okur! Sakın iflah olmaz bir eklektizmin tuzaklarına düşmemezlik etme! Sakın ince bir alayı (ironie) küçümseyeyim deme! İnce kulaklı olman gerektiğini biliyorsun çoktandır. Şimdi de nasıl koku alman gerektiğini öğren! (bir kurt, bir ayı gibi koku alabilmelisin.) Üçüncü milenyumun mitosunda buna ihtiyacın olacak.