[ Toplumsal cinsiyet, biyolojik cinsiyetle ilgisizse, neden onu her sabah değiştirmeyelim? Bedenlerimiz bilincimizin hizmetindeyse, neden onu sonsuza dek değiştirmeyelim? Hayvanlarla insanlar arasında eğer bir fark yoksa neden bilimsel deneyler hayvanlar yerine komadaki hastalar üzerinde yapılmasın? Neden köpeğinle seks yapmıyorsun? Yaşanmaya değen ve değmeyen hayatlar ayrımı varsa, neden "özürlü" çocukları tasfiye etmeyesiniz? Ölümün kıyısındaki bedenlerin organlarını, yaşamak için daha umut vaat eden insanların yararına olacak şekilde “kamulaştırmaya” ne dersiniz? ]
“Jean-François Braunstein, Batı dünyasında kutsanan düşünürleri inceledi, onların kişisel yolculuklarına eğildi, çelişkilerine dikkat çekti. Braunstein’a göre, hayvanlarla insanlar, canlılarla ölüler ve cinsiyetler arasındaki "sınırları silmek” istemek bir yanılgıdır. Aksine bizi oluşturan bu sınırlarla yüzleşmek gerekir. Evet, bazen felsefe, insanı unuttuğunda çıldırır!