Büyük Üstad 'Şeyhül-Ekber' İbn Arabî'nin bu kitapta da kendini gösteren kuşatıcı kişiliği sade bir dindarın yerine getirdiği ibadetler hakkında yapmış olduğu olağanüstü yorumlarla seçkin zekaların da dikkat ve takdirlerini cezbedecek nitelikte!
Endülüs'ün (İspanya) güney doğusundaki Mürsiye şehrinde 1165 senesinde doğan İbn Arabî Endülüs'ün tanınmış ve bazı üyelerinin sûfî olduğu soylu bir aileye mensuptu. İlk dînî tahsilini önce Lizbon'da ardından Endülüs'teki en büyük tasavvuf merkezlerinden İşbiliyye'de tamamladı. Burada yaklaşık otuz sene kalmış ve genç yaşında Kurtuba'ya gitmiş orada bu esnada şehrin kadısı olan filozof İbn Rüşd ile karşılaşmıştır. 1201 senesinde Endülüs'ten ayrılmış hac görevini ifa etmek için Doğu'ya gitmiş bir daha da geri dönmemiştir. Mısır'a gitmiş fakat Mısırlıların gelişinden hoşnut olmayışı nedeniyle burada uzun süre kalamamıştır. Mısır'dan ayrılınca Kudüs Mekke Hicaz ve Bağdat; Malatya ve Konya gibi Anadolu'nun bazı şehirleri başta olmak üzere Doğu'nun çeşitli şehirlerini dolaşmıştır. Sonra vefat edinceye kadar yaşadığı Şam'a yerleşmiş 1240 yılında Kasım ayının onaltısı cuma günü vefat etmiş Kasiyun dağına defnedilmiştir. Başlıca eserleri şunlardır: Fusûsu'l-Hikem İnşaü'd-Devair Tedbiratü'l-İlahiyye Et-Tecelliyât ve Tercümanü'l-Eşvak.
Çağını ve sonrasını tüm düşünsel-inançsal farklılıklarıyla kuşatabilecek büyük ve engin bir teoriyi coşku dolu üslubuyla sunan İbn Arabî'nin Türk okurlarına da en geniş ve evrensel düzeyde hitap edip zenginlikler katacağı inancıyla bu büyük proje hayata geçirilmektedir.