on yıllarda yaşanan siyasi gelişmelere paralel olarak ciddi bir ivme kazanan Türk-Arap ilişkileri siyasi, ekonomik, toplumsal vb. birçok bakımdan Arapça'ya daha geniş kitlelerin ihtiyaç duyması sonucunu doğurmuş ve bu vesileyle bu dilin daha kolay ve daha hızlı öğrenilmesi için dil öğretimindeki yöntemlerin tekrar gözden geçirilmesi ve -tabir uygunsa- tekrar düzenlenmesini bir nevi zorunluluk haline getirmiştir. Yabancı dil öğretiminde en zor şeyin kaynak dilden hedef dile çeviri olduğu hem dili öğretenlerin hem de öğrenenlerin ortak görüşüdür. Dolayısıyla en zor olan şey en çok çalışmayı gerektirmektedir. Türkçe'den Arapça'ya çeviri alanında çok değerli çalışmalar vardır ancak bu çalışmaların çoğu temel seviyeden bile mahrum olan öğrencilerin büyük bir çoğunluğu için çok zor ve karmaşıktır. Çeviri derslerimizde kaynak kitap olarak gösterdiğimiz Çalışmanın temel metodu hücreleme metodudur. Bu başlık çok iddialı gibi görünse de, başlangıç seviyesindeki öğrenciye karmaşık gelen konuları mümkün olduğu kadar parçalara ayırıp her parça başlığı altında aynı ya da benzer örneklerle hatta aynı kelimeleri sık sık kulanarak hem kelimelerin hem de cümle yapılarının kalıcı olarak
|