Louisa May Alcott’ın, 1868’de yayımlanan bu ölümsüz eseri, küçük bir şehirde geçer. Her biri farklı kişiliğe sahip dört kız kardeşin hayatı, babalarının savaşa katılmasıyla değişir. Yoksullukla mücadele eden kızların, yaşadıkları sıkıntılar, geleceğe dair hayalleri, sorumlulukları, hayata dair bakış açıları ve benlikleri bu dönemde şekillenmeye başlar. Aile bağlarının, sevginin, dostluğun ve çalışmanın önemini kavrar, zorluklara birlikte göğüs germeyi öğrenirler. Jo, zenginliğe ve şatafata özlem duyan; Meg, narin ve kırılgan; Beth, şımarık ve romantik; Amy’den oluşan March kardeşler, Amerikan İç Savaşı sırasında New England’da ayakta kalmaya çalışırlar. Yazarın kendi hayat hikâyesinden esinlenerek yazdığı, edebiyat klasikleri arasına giren bu eser, insanlara zor koşullarda dahi mutlu olunabileceğini anlatmak ister.
Küçük Kadınlar, katı toplumsal cinsiyet normlarının dayatıldığı bir dönemde, geleneksel rolleri benimsemek yerine hayata dair seçimlerini yapabileceklerini gösteren eşsiz bir eserdir.