“Bizi insan yapan ilk şey
sarınmak,
bağlı olduklarımız bize beden verir
kumaşlar için doğarız.” -Nihat Özdal
Bu dizeler aslında hepimizin hikayesidir, bir ironi değil, hakikattir.
Türkiye’de ilk “Kumaş” bienalini gerçekleştiren Nihat Özdal, 60 sanatçıyla beraber bir öyküye yönelirler ve inanılmaz yapıtlar ortaya çıkar.
“Kumaş” başlığı altında toplanan şiirler de o sürecin bir ürünü.
Şairin: “Bu dünyanın ötesinden bir kumaşa ihtiyacım var” dizesine katılmamak mümkün mü? Sıradanlığın, kuru gürültünün, yalanın, kaosun, karanlığı savunan sahte şövalyelerin olduğu bir devranda yaşama soluk veren o “uç” noktalarını şairler dışında kim gösterecek bizlere?
Yaşam devam ediyor ve bir umut:
“Temsilin kökensel hareketleri,
Yeni şarkılar ve çalgılar yaptım dut ağacından…”
İşte o “ıslık” eksik olmasın dudaklarımızdan.