Sizi MÖ 1944 yılında adıma yapılan dikilitaşımda karşılıyorum. Beni, 5th Avenue üzerinde yer alan Met Müzesi’nde görebilirsiniz. Ben Mentuwoser. Bacakları aslan ayakları şeklinde yapılmış olan sandalyede oturan benim. Bu aslan motifinin ne manaya geldiğini okumaya devam ederseniz bulacaksınız. Hatta sol elimde tuttuğum beyaz peçetenin bile biz, Mısırlılar için derin bir anlamı var. Hepsini anlatacağım…
Düniada hiçbir şey göründüğü gibi değil. İşte beni de cenaze törenimde, tepesine kadar yiyeceklerle dolu bir masada resmetmişler… Kral 1.Sesostris’in adıma diktirdiği stelin üst bölümünde hiyeroglif ile kazınmış metin beni anlatıyor… Dayanamayacağım… Beni boş verin şimdi! İşte; söylüyorum, ben ölümsüzlüğün formülünü budum! Size bahsetmek istediğim esas konu bu! Efsaneler, diriliş Tanrısı Osiris’in ölümsüzlüğün sembolü olduğunu söyler. Doğru ama o bir tanrıydı. Bense, işte gördüğünüz gibi, et ve kemiğim. Sizden farkım yok, insanım. Gılgameş’in ölümsüzlüğü arayış hikayesinden çok farklı benim maceram. Ben aramadım, o, beni buldu. Yaşadığım düniasal olaylar beni dirilişime götürdü… Anlatacağım ama buraya kadar sabırla okumaya devam eden sizleri, doyurmadan göndermem!
Soframıza buyurun lütfen…
Yazar Hakkında:
Bahar Umurtak 1962’de Üsküdar, İstanbul’da doğdu. Lise öğrenimini Ankara’da tamamladıktan sonra, ailesi ile birlikte İngiltere’ye taşındı. Londra’da biyokimya okudu ve daha sonra doktora yaptı. İki yıl genetik konusunda Zürih Üniversitesi’nde doktora üstü çalışmaları oldu. İlaç ve Medikal sektöründe Pazarlama ve Satış bölümünde çalıştı, emekli oldu.
2007 yılında Süper İnsanlık Realitesi Derneği’ne üye oldu. 2008 yılından beri bu derneğin gönüllü olarak Halkla İlişkiler Sorumlusu görevini yapmaktadır.
İnsan hakkında şekillenen düşüncelerini “DÜNYA BİR MEYVE BAHÇESİDİR” adı altında kitaplaştırdı. Daha sonra, yakın arkadaşı Gülden Zengin ile birlikte bir kişisel gelişim kitabı olan “GEÇİŞ” isimli kitabı kaleme aldı.