Osmanlı Devleti'nin kuruluşu hakkında pek çok yaklaşım ortaya konulmuştur. Lakin bunlar olaylar içinden bir kuruluş analizi dizayn etmenin ötesinde kuruluşu izah eden ana yapıyı bazı doğru temaslar olmakla beraber vuzuhuyla izah edememişler ve bu sebeple tartışma sürüp gitmiştir. Kaynak yetersizliği ve var olan kaynakların kuruluştan sonraki asırlara ait olmaları gibi sorunlar var olanı tespit etmekte güçlükler çıkarmış ve ilim dünyası bu fevkalade ehemmiyetli konunun çevresinde dolaşıp durmuştur.
Kaynak noksanlığı kadar konuya izah getirecek yerli bir teori eksikliği ve olup bitenin nasılını değil de niçinini anlatan kaynaklardan yoksun olunması var olan olayları var eden dinamikleri anlamamızı güçleştirmiştir.
Osmanlı Devleti'nin kuruluşu meselesinde bugüne kadar İbn Haldun'un yaklaşımlarının gözden kaçırılmış olması tıpkı Selçuklularda olduğu gibi bu hayati süreçlerin daha derinlikli olarak anlaşılmamasının bir sebebi olmuştur.
İbn Haldun Umranında Osmanlı Devleti'nin Kuruluşu adlı bu çalışma İbn Haldun umranında Türk tarihinin en önemli kuruluş ve inşa dönemlerinin bir teorik tutarlılığa ve izah zeminine kavuşturulabileceğini göstermenin naçiz bir teşebbüsüdür.