İbn Haldun (1332-1406), Kuzey Afrika’da doğmuş ve bu bölgedeki ülkelerde devlet kademelerinde yıllarca yöneticilik yapmış İslâm düşünce tarihinde çok yönlü bir tarih filozof, sosyolog ve mütefekkirdir. Mustafa Naima (1655-1716), Osmanlı tarih yazıcılığının en önemli yazarlarından ve devrin düşünürlerindendir. Mustafa Naima, İbn Haldun’nun fikir ve düşüncelerini takip etmiştir. İbn Haldun, yaşadığı dönemin hem sosyal hem siyasi hem de ilmi özelliklerini entelektüel bir zeminde yoğurup, özgün bir bilim ve sistemli bir felsefenin kurucusu olmuştur.
İbn Haldun, entelektüel hayat serüveni, tarih ilmini bilimsel ve felsefî bir temelde sosyoloji ilmiyle yoğurmuş ve yeniden inşa etmesiyle zirveye ulaşmıştır. Mustafa Naima Efendi de devletlerin kuruluşu ve diğer aşamaları tarihe kaydederken İbn Haldun’u rehber edinmiştir. Naima, Osmanlı İmparatorluğunun duraklama döneminden sonra tekrar eski kudretli ve azametli yapısına kavuşmasını çok isteyen bir devlet adamı olduğu için çeşitli ıslahat reçeteleri ve risaleler yazmıştır. Naima ‘Tavırlar Nazariyesi’ni, layihalarını, ıslahat reçetelerini ve risalelerini yazarken İbn Haldun’un kaleme aldığı ‘Tavırlar Nazariyesi’nden istifade etmiştir.
Her iki tarihçi ve düşünürün aynı zamanda birer sosyolog ve tarih filozofu olmaları yönüyle birbirlerine benzer yönleri ve fikirleri vardır. Naima ve İbn Haldun her iki ilim adamı da devletlerin kuruluş ve devamını konu edinen bu kitapta yazarları Prof. Dr. Emine Öztürk ve Mehmet Emin Bayrambey tarafından ‘Toplumsal Yaşamın Evreleri’ adıyla bilimsel çalışma yapmışlardır. Temel ortak alan ve kilit kavram, “Toplumsal Yaşamın Evreleri”dir.
Toplumsal Yaşamın Evreleri aslında ‘Tavırlar Nazariyesi’, adı altında İbn Haldun’un Mukaddime’de kullandığı ve ilim dünyasına kazandırdığı özgün kavramlardan yalnızca biridir. İbn Haldun’un, geliştirmiş olduğu “Tavırlar Nazariyesi”, devletlerin, hem tarihe var oluş ilmi olarak temellendirilmesini hem de devletler tarihinin felsefesinin anlaşılmasını içermektedir. O, aynı zamanda tarihin, hikmet değeri taşıyan üstün bir bilim olduğunu belirtmiş ve tarihselci bir yaklaşımla, kendine özgü bir kavramsal çerçeve ve metodoloji ekseninde onu, hem sosyoloji hem de felsefî bir konu olarak sistemleştirmiştir.
Naima, eserlerini kaleme alırken İbn Haldun’un, geliştirmiş olduğu “Tavırlar Nazariyesi”, devletlerin, hem tarihte varoluş ilmi olarak temellendirilmesini hem de devletler tarihinin felsefesi ve sosyolojik tahlillerden yararlanmıştır.
Ertem Kafkars Yayıncılık tarafından 2022 yılı Mart ayında basılan 190 sayfalık bu kitap üç ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde İbn Haldun ve Naima’nın hayatları anlatılmıştır. İkinci bölümde İbn Haldun ve Naima’nın Tavırlar Nazariyesi adı verilen ‘Toplumsal Yaşamın Evreleri’ ayrı ayrı ele alınmıştır. Üçüncü ve son bölümde ise İbn Haldun ve Naima’nın Tavırlar Nazariyeleri, ‘Toplumsal Yaşamın Evreleri’ olarak karşılaştırma yapılarak mukayeseli bir şekilde alınmıştır. Bu son bölümde İbn Haldun’un ve Naima’nın ‘Toplumsal Yaşamın Evreleri’ tahlilleri her iki bilim adamının bakış açıları karşılaştırılarak anlatılmıştır. Daha sonra kitap sekiz sayfadan oluşan sonuç bölümü ve üç sayfadan oluşan kaynakça ile sona ermektedir.