Elinizdeki bu kitapta toplumun meselelerine kafa yorup, onları gönül imbiğinden geçirerek çareler aramaya çalıştık. Toplumun meselelerini gönül gözüyle görüp gönül diliyle ifade ettik. Gönül coştu, dil söyledi. Bazen baktık ki kelimeler kifayetsiz kaldı, o zaman da merhum Mehmet Akif`in mısralarına sığındık.
Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem;
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bizarım!
Oku, şayet sana bir hisli yürek lazımsa
Oku zira onu yazdım iki söz yazdımsa.
Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim,
İnan ki her ne kadar demişsem görüp de söylemişim.
Şudur, cihanda benim en beğendiğim meslek;
Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek.
İşte bu kitap yukarıda özetlemeye çalıştığımız saiklerle çeşitli zamanlarda yazılmış denemelerden meydana gelmiştir. Bazılarını çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanan yazılarımızdan seçtiğimiz bu denemelerde `` Dünyada söylenmemiş söz yoktur.`` Düşüncesinden hareketle ``üslup`` endişesi daima ön planda tutulmuştur. Her çiçek bahçesinin ayrı bir güzelliği, her gülün ayrı bir kokusu vardır her yazarın ayrı bir üslubunun olması gibi. Dört bölümden oluşan `` Kırklar Meclisi Denemeler`` adlı eserimizi beğenmenizi umuyoruz.