Nocilla Deneyimi, çağdaş İspanyol edebiyatında bir dönüm noktası olarak adlandırılan Nocilla Projesi’nin ikinci kitabıdır.
İspanya’da bir yerlerde, sekiz katlı bir binanın tepesindeki terasta bulunan mukavvadan evinde çamaşır tellerine matematik formülleri asan Marc hevesli bir Philips Tarım Rehberi okuru. Londra’daki sanatçı Jodorkovski kaldırımlara yapışmış sakızları çeştli renklerde boyuyor. Miami’deki Harold, son kullanma tarihi eski karısının doğum günü olan Corn Flakes’leri tüketiyor. Bu sırada Antón, Corcubión, İspanya’da kaya midyeleri ve sabit disklerden oluşan bir organizma üzerine son derece cesur bir teori üzerinde çalışıyor…
İspanyol edebiyatının son yıllardaki en iddialı deneylerinden biri olarak anılan Nocilla Üçlemesi’nin bu ikinci kitabının akıl almaz iskeletini oluşturan anlatılardan bazıları… Bağımsız sinemadan kolaja, kavramsal sanattan mimariye, bilgisayarların yükselişinden romanın çöküşüne kadar birçok referansın iç içe geçtiği Nocilla Deneyimi okuru Nocilla Rüyası’nın bıraktığı yerden yakalayıp onu çağdaş sanat deneyiminin gizli ve heyecan verici topraklarına sürüklüyor.
ÖVGÜLER
Nocilla Rüyası, İspanyol edebiyat sahnesinde büyük övgüler aldı ve
eleştirmenler tarafından İspanyol dilinde yazılmış son on yılın dördüncü
en önemli romanı seçildi. Nocilla Rüyası’nı, 2008 ve 2009 yılında yine
birçok ödüle layık görülen Nocilla Deneyimi ve Nocilla Labaratuvarı izledi.
Nocilla Projesi, çağdaş İspanyol edebiyatında önemli bir değişimin ve “Nocilla
Kuşağı” olarak bilinen yeni nesil yazarların doğuşunun yolunu açmıştır.
Hollanda’nın en prestijli edebiyat ödülü Europese Literatuurprijs 2022 kazananı
“Gerçekliği kavramanın bir arayüzü olarak ekranın normalleştirilmesi konusundaki ortak ısrarları bakımından Fernández Mallo’nun İspanyol edebiyat dünyasında David Foster Wallace’ın Amerikan edebiyatındakine benzer bir konumda olduğunu söyleyebiliriz.” — Jorge Carrión, 4Columns
“Avangard kurmacanın mükemmel bir örneği; David Markson, Ben Marcus’un çizgisinde…” — Germán Sierra, Asymptote
“Agustín Fernández Mallo bu acı tatlı, çılgın şiirsel rüyayla İspanya’da kendi neslinin en özgün ve güçlü yazarı olduğunu ispatlıyor.” — Mathias Énard, Mıntıka’nın yazarı