Doğu Anadolu’nun önemli kültür şehirlerinden biri olan Erzurum yaklaşık 6 bin yıllık bir tarihe sahiptir. İpek Yolu’nun önemli geçiş noktalarından olan Erzurum Osmanlı Döneminde ticaret hacmi olarak İstanbul ve İzmir’den sonra üçüncü sırada gelen şehirdir. Erzurum aynı zamanda serhat şehri olarak askeri açıdan önemli konumdadır. Asya’dan yola çıkan bir ordu Erzurum’u geçmeden Anadolu içlerine ulaşamaz. Bu ticari, jeostratejik konumunun yanı sıra Erzurum sözlü Türk kültürünün de başkentlerinden biridir. Türküler, halk hikayeleri, maniler, destanlar bu şehirde hayat bulmuş ve yüz yıllarca dilden dile söylene gelmiştir. Bütün bu zenginliklerin yanında Erzurum Mizah yönü ile de güçlü bir birikime sahiptir. DUYAP Yayınları arasında çıkan ve kısa sürede 3 baskı yapan kitapta 400’e yakın Erzurum fıkrasına yer verilmektedir. Ayrıca şehirde yaşayan meşhur nüktedanlar tanıtılmaktadır.